Kromoterapi Kızıl Renk Üreme Sistemini Uyarır.
İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk Heyecan ve duygu aralığını etkinleştirir, afrodizyak etkisi vardır. Meridyenlerimiz bu Çi’yi yönlendirebilirler. Sonuç olarak akupunktur noktaları enerji ve ışık bent kapakları olarak işlev görürler.
—
—
Işık, vücuda, diğer yolların yanı sıra, akupunktur noktalarından girer ve organizmayı yine onlar aracılığıyla terk edebilir. Canlıların soylarını sürdürebilmek için, kendilerine benzer yeni canlılar oluşturmalarına üreme denir.
Tüm canlılar üreme yeteneğine sahiptir. Bir canlının üreyebilmesi için kalıtsal maddesini, yavruya aktarması gerekir. Eşeyli (erkek ve dişi bireylerle) üreyen canlılarda kalıtsal maddeler üreme hücreleriyle aktarılır. Üreme hücrelerine gamet denir. Erkek üreme hücresi sperm, dişi üreme hücresi yumurta adını alır.Dişi Üreme Hücresi (Yumurta): Yumurta hücresi büyük ve hareketsizdir. Bol miktarda besin maddesi içerir ve sitoplazması çoktur. Kamçısı yoktur. Yumurtalar spermlere göre daha az sayıda üretilir. Erkek Üreme Hücresi (Sperm ): Sperm hücreleri yumurta hücresine göre çok küçüktür. Sitoplazmaları azdır. Kamçıları vardır ve kamçılarıyla hareket ederler. Baş, orta kısım ve kuyruk olmak üzere üç kısımdan oluşur. Kuyruk kısmı sayesinde hareket edebilir. İnsanda üreme sisteminin temel görevi aynı olmakla birlikte, erkek ve dişi bireylerin üreme sisteminin yapılarında bazı farklılıklar vardır. Ayrıca köreltilse bile, bireyin beden sağlığını etkilemeyen tek sistemimizdir. Dişi Üreme Organının Yapısı Dişi üreme organı, bir çift yumurtalık, yumurta kanalı, döl yatağı (rahim = uterus), vajina olmak üzere dört kısımdan oluşur.
1-Yumurtalık (ovaryum): Bir dişinin kasıklarında, biri sağda, diğeri solda olmak üzere iki tane yumurtalık vardır. Yumurtalıklarda, ergenlik çağından itibaren belli bir yaşa kadar, hipofiz bezinin salgıladığı hormonun etkisiyle, ortalama 28 günde bir adet yumurta hücresi üretilir. Ayrıca eşey hormonu salgılarlar.
2- Yumurtalık Kanalı: Yumurtalıkları döl yatağına (rahim) bağlayan kanaldır. Yumurtalıkta üretilen yumurta, fallop tüpleriyle alınıp, yumurtalık kanalından geçerek döl yatağına iletilir.
—
—
Yumurtanın yaklaşık birkaç günlük ömrü yumurtalık kanalında geçer. Bu esnada, yumurta, bir sperm hücresiyle birleşirse, döllenme gerçekleşir ve zigot oluşur, zigot bölünerek çoğalır. Yani yumurta hücresi, kanaldan rahme, döllenmiş olarak geçer.
3- Döl Yatağı (Rahim = Uterus): Kalın çeperli, düz kaslardan oluşan rahim, döllenmiş yumurtanın anne karnında tutunup geliştiği yerdir. Rahimde hücre bölünmesi sürer ve embriyo (canlı taslağı) oluşur. Embriyo gelişerek yavruyu oluşturur. Buraya gelen yumurta döllenmemişse, bozulan yumurta hücresi ve rahimde oluşturulan doku, vajinadan kanama şeklinde dışarı atılır. Bu duruma adet kanaması (mensturasyon) denir. Bu olay 28 günde bir tekrarlanır.
4- Vajina: Döl yatağından sonra gelir ve spermlerin döl yatağına kadar ilerlemesini sağlayan tüp şeklinde yapısı vardır. Üreme sisteminin dışarı açılan kısmıdır. Spermin giriş yaptığı, döllenmemiş yumurta hücresinin ve bebeğin dışarı atıldığı yerdir.
Dişilerde, erkeklerin aksine, üreme açıklığı ve idrarın dışarı atıldığı açıklık farklıdır. Yani idrar vajinadan atılmaz. Erkeklerde sperm üretimi ölünceye dek sürerken, dişilerde yumurta üretimi yaklaşık 50 yaşından sonra biter. Bu döneme menopoz denir. Erkek Üreme Organının Yapısı Erkek üreme sistemi, testisler (er bezleri ), sperm kanalı, seminal kesecikler (yardımcı bezler) ve penisten oluşur.
1- Testisler: Bir çift olup, testis torbası içine yerleşmişlerdir. Ergin erkeklerde sperm üretimi testislerde gerçekleşir. Vücut sıcaklığı, spermin gelişmesi için çok yüksektir. Bu yüzden testisler vücudun dışında bulunur. Testislerde üretilen spermler, döllenme ve hareket yeteneğinden yoksundur. Spermler bu özelliği epididimis denilen kanalda kazanırlar. Testisler, ayrıca, eşey hormonu da salgılarlar.
2- Sperm Kanalı: Spermler, sperm kanalında depolanır. Sperm kanalı, karın boşluğundan geçerek prostat bezine gelir. Burada, sperm kanalı ile idrar kanalı birleşir. Penis içinden geçerek, ortak bir kanalla dışarı açılırlar.
3- Seminal Kesecikler: Prostat ve cowper bezlerinden oluşur. Bunlar seminal sıvı salgılarlar. Seminal sıvı, spermlerin taşınmasını ve dişi üreme sisteminde kaldıkları kısa bir süre için beslenmelerini ve korunmalarını sağlar.
4- Penis: Spermler seminal sıvı ile karışarak, penis içindeki kanaldan dışarı atılır.
Döllenme Ve Döllenmiş Yumurtanın Oluşumu Eşey hücreleri tek başına yeni bir canlı oluşturamaz. Çünkü yumurta ve sperm hücreleri diğer vücut hücrelerinin yarısı kadar kalıtsal malzeme taşır. Bu nedenle iki yarımın bir araya gelmesi gerekir. İnsanda bu olay dişi üreme sisteminde gerçekleşir. Olgunlaşan yumurta hücresi, yumurta kanalında ilerlerken spermlerle karşılaşırsa, spermlerden yalnızca bir tanesi yumurtanın hücre zarından içeri girer. Bu andan sonra diğer spermlerin girişi engellenir. İşte, yumurtanın spermle birleşerek, çekirdeklerinin kaynaşmasına döllenme denir. Bu aşamadan sonra artık yumurta ve spermden söz edilmez. Ortaya çıkan hücre, vücut hücreleriyle aynı miktarda kalıtsal malzeme taşır. Bu özel hücre bebeğin özel hücresidir ve döllenmiş yumurta (zigot) adını alır. Zigot, çok hızlı bir bölünme evresine girer ve yeni hücreler oluşturmaya başlar. Bu ilk hücreler vücuttaki tüm dokuları oluşturacak olan kök hücrelerdir. Kök hücreler sınırsız bölünür, her türlü vücut hücresine dönüşür ve yeni görev üstlenebilirler. Çeşitli aşamalardan geçerek insanın küçük bir taslağını oluştururlar. Buna embriyo denir. Embriyo hızla büyür, canlının doku organ ve sistemleri gelişir. Gelişen bu canlıya ilk sekiz haftadan sonra fetüs, doğumdan sonra da bebek denir. Canlıların kendilerine benzer yeni canlılar oluşturmasıdır. Populasyonun devamını sağlar Virüslerin canlılarla ortak olan önemli özelliğidir Bireyin türe yönelik canlılık özelliğidir Kalıtsal özelliklerin nesiller boyu saklanmasını sağlar Eşeyli ürem ve çeşitleri Özellikleri: Temel mekanizması: Mayoz ve döllenmedir Aynı türün farklı cinsiyetine sahip iki bireyin oluşturduğu gametlerin birleşmesi ile gerçekleşir Canlılarda çeşitliliğin artmasına neden olur İleri (Gelişmiş) üreme şeklidir Bakteriler, silliler, volvox, mantarlar, bitkiler ve hayvanlarda görülür Yeni kalıtsal kombinasyonların oluşumunun nedenidir. Döllenmemiş yumurta ve süngersi yapı kazanmış uterus dokusu bir miktar kanla beraber vücud dışına atılır Oogenez: Dişi bireyin ovaryumunda gerçekleşir. Özellikleri: Ovaryumda folikül içerisinde gerçekleşir Embriyonik evrede 3. aydan itibaren ovum ana hücreleri gelişir Embriyonik dönemde mayoza başlayan 1. oositler ergenlik dönemine kadar profaz-1 evresinde kalırlar Ovaryumda gelişecek ovum sayısı bellidir Ergenlikle beraber periyodik olarak ortalama 28 günde bir ovum gelişir Not: Bazı hayvanlarda ovum yılda bir topluca, bazılarında birkaç kez gruplar halinde bırakılır Bir oogoniumdan 1 ovum 3 kutup hücresi oluşur Oogniunun sitoplazmasının büyük kısmı ovumda kalır Ortalama 45-50 yaşına kadar devam eder.
Bu enerjiler dünyadaki doğal hayatı devam ettirirler. Bitkiler, güneşten gelen enerjiyi yapraklarında bulunan klorofil sayesinde yakalar ve karmaşık moleküllere dönüştürür. Bu da bitkinin canlılığının devamını sağlar. Bu olaya kısaca fotosentez diyoruz. İşte ışık ile hayat arasındaki bağlantı!. Işık eksik ve yetersiz olduğu zaman, canlılar yeterli hayat enerjisini alamayacaklarından kendilerini sağlıksız mutsuz ve sevgisiz canlılar yeterli hayat enerjisini alamayacaklarından kendilerini sağlıksız, mutsuz ve sevgisiz hissederler.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk , metabolizmada sağlıklı bir denge sağlamak için renk enerjilerinden faydalanma işlemidir. Araştırmalar bize göstermiştir ki, insanda bedeni kuşatan elektromanyetik bir alan vardır. Buna Aura veya enerji beden adı verilir. Bedenimizi bulut gibi saran bu enerji alanı, ışık, (renk) elektrik, ısı, ses, manyetik ve elektromanyetik etkiler ile sürekli olarak etkileşimdedir. Ayrıca bu enerji alanı içinde yedi adet de, chakra adını verdiğimiz enerji dağıtım merkezleri vardır. Chakra’lar bedene giren ve beden tarafından yayılan enerjilerin oranlarını düzenlerler. Ayrıca bedendeki fiziksel, duygusal, zihinsel ve ruhsal fonksiyonların yerine getirilmesi için gerekli olan enerjiyi emerek, bunları ihtiyaç duyulan bölgelere dağıtırlar. Her bir chakra ayrı bir renge sahiptir. Chakraların fiziksel bedene doğrudan bağlı oldukları tek yer, salgı bezleri ve omurga sistemidir. Enerji merkezleri vasıtasıyla emilen enerjilerin vücuda yayılması, dolaşım ve sinir sistemlerinin yardımıyla gerçekleşir. Bu yolla tüm organlar, dokular ve hücreler enerjilerden eşit olarak faydalanmış olurlar.
İnsanı ayakta tutan bütün bu sistemler ve organlar, enerjiye (belirli renklere) karşı duyarlıdırlar. İnsanın içinde bulunduğu duygusal değişiklikler (öfke, korku, negatif düşünceler vs. ) chakralarda enerji dengesizliği meydana getirir. Burada, belirli bir rengin fazlalığı veya azlığı söz konusudur. Chakraların dengesiz çalışması fizik bedende hastalıkları oluşturur. Eğer bünyemizde herhangi bir denge bozukluğu başgösterirse, bazı renkleri veya renk kombinasyonlarını kullanarak, iç dengemizi tekrar kurabiliriz. Renklerin çevrelerine yaydıkları titreşimler, vücudun elektromanyetik ışınımıyla doğrudan bir etkileşim içindedirler. Söz konusu titreşimler chakralar tarafından emildikten sonra, direkt olarak omurgalara iletilirler. Omurgalara ulaşan bu enerji dolu titreşimler, sinirler yardımıyla gerekli organlara ve dengesi bozulan sistemlere taşınırlar. Böylece fiziksel rahatsızlıklara yol açabilecek olan duygusal ve zihinsel şikayetler en aza indirilir. Renklerle tedavi üzerinde çalışırken karşılaşılan en büyük sorun ise, ihtiyaç duyulan renklerin belirlenmesidir. Renk Işık Tedavisi,İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk Kromoterapi Işık ve Rengin Enerji İlkeleri natüropati uygulamasındaki modern cihaz destekli metotların bir parçasıdır. Bu tedavi çok eskiye dayanır, çünkü renk ışık tedavisi, köken itibarı ile güneş ışığıyla tıbbi tedavi anlamına gelen Helioterapiden türemiştir.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk fiziksel anlamda ışık ve renk, iyi tanımlanmıştır. Güneş ışığı, elektromanyetik spektrumun bir parçası olup yaklaşık olarak %42’si kızılötesi ışınlardan (“termal radyasyon”) , %51’i görünür ışıktan ve yaklaşık %6’sı mor ötesi ışınlardan (UV-ışını) oluşur. Gözlerimizle görebildiğimiz ışık, yani, elektromanyetik spektrumun optik olarak fark edilebilir aralığı, 380 ila 780 nm dalga boyları arasında değişir.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk Kızılötesi ışınlar genel olarak ağrı tedavisi için termoterapide kullanılırlar. UV-ışını dermatolojide, örneğin UV-B ışını (özellikle 311 nm) sedef hastalığının, UV-A ışını ise (320-380nm) atopik egzamanın tedavisinde kullanılır. Güneş ışığı spektrumunun her rengi, organizmamızda belirli bir reaksiyona neden olur.
Reaksiyon düzeyleri farklıdır. Renklerin duygusal ve ruhsal etkilerinin yanı sıra metabolik ve yapısal düzeyde etkileri bulunur.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk Işık ve renk, vücudumuzca cilt ve gözler, aynı zamanda Çakralar (vücudumuzun ötesindeki enerji organları) ve besinler aracılığıyla emilir (bu bağlamda ikinci derece bitkisel boyalar büyük rol oynar). Vücudumuzun dışarıdan yalnızca ışık almayıp aynı zamanda, “BioFoton radyasyonu”olarak da bilinen ultra zayıflıkta bir hücre radyasyonu (“luminesans”) vermesi özellikle heyecan vericidir. Bu ışık, hücre bölünmesinden kaynaklanır ve eşevrelidir, yani lazer benzeri bir düzeni vardır. “Vücudun kendi ışık üretiminin”varlığı hakkındaki bilgileri Rus Alexander Gurwitsch’in araştırmalarına ve Alman Profesör Fritz-Albert Popp’un onlara dayanan çalışmasına (“Der Mensch ist ein Lichtsauger”) [İnsan Işık Emici bir Cihazdır*] borçluyuz. *İnsan ışıklı vakum temizleyicisidir, olarak da tercüme edilebilir! Işığın işi: Hücre iletişimi Vücudumuz karmaşık bir şekilde organize edilmiştir. Her bir hücrede saniyede aynı anda yaklaşık 30. 000 ila 100. 000 kimyasal reaksiyon gerçekleşir.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk bu, vücutta eşzamanlı olarak tasarlanan 1. 000. 000. 000. 000. 000. 000=1 kentilyon reaksiyon demektir! Vücuttaki bütün doku fonksiyonlarının yüksek derecede organize edilmiş etkileşimini garanti etmede yalnızca ışık, dolayısıyla fotonlar, bu süreçleri sayısal açıdan yeterli hız ve kesinlikle yönetebilecek gibi görünmektedir. Potsdam’daki “Institude for Advanced Sustainability Studies”Bilim Direktörü Carlo Rubbia, bunu araştırdı.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk 1984 yılında Simon van der Meer ile birlikte Nobel Fizik Ödülünü aldı.
Birlikte, maddenin, dolaysıyla gördüğümüz ve dokunabildiğimiz her şeyin birleşmiş olduğu bilmecesini çözdüler. Temel olarak dünyamızın yalnızca 1 milyarda biri kütleden oluşur, geriye kalansa saf enerjidir. Enerji kuantlarının kütle parçacıklarına oranı 1. 000. 000. 000 (milyar) / 1’dir. Basitçe söylemek gerekirse:İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk enerji süreçleri, maddesel süreçlerden daha ağır basar. Bugün DNA, insan hücresi radyasyonunun en önemli depolama yeri olarak görülmektedir. “Biyolojik organizmaların iç düzeni güneş ışığıyla bağlantılıdır. “Işık, Salınım ve Enerjidir (Dalga-Parçacık Düalizmi) Işık, bir yerden bir yere hareket ediyorsa, bir dalga gibi davranıyordur. Güneşten yayılan ışık dalgalarını belirleyen, frekansları ve dalga boylarıdır.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk dalga boyu= bir dalganın genliğinin bir sonrakine uzaklığı (ölçü birimi nanometre, nm / 1 nanometre = metrenin milyarda biri, 10-9 metre) Frekans= zaman birimi başına salınım süreçlerinin sayısı (ölçü birimi Hertz, Hz), yani, bir saniyeden sonra belirli bir noktaya ulaşan dalgaların sayısı Işık bir organizma tarafından alınıyorsa, bir parçacık gibi davranıyordur. Işığın e küçük parçacığına “foton”denir. Fotonlar bir dalganın ve bir parçacığın özelliklerine sahiptirler, dolayısıyla bilginin ve enerjinin taşıyıcılarıdırlar.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk uzak Doğu Tıbbının Perspektifi Çin Tıbbının bakış açısına göre ışık enerjisi parlaklık ve sıcaklık Yang ilkesine (“dağların güneşli yanı”), karanlık ve soğukluk ise Yin’e (“dağların gölgeli yanı”) atfedilmiştir. “Yaşam nefesimiz”Çi, ışığın da içlerinde olduğu farklı enerji kaynaklarından beslenir: Kalıtsal enerji, Besin enerjisi, Nefes enerjisi, Savunmacı enerji, Kozmik enerji (güneş ışığı!), Cinsel enerjidirİnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk Organları Tedavi Eder.
İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk , ışık yoksunluğunun vücutta işlev bozukluğuna yol açtığı teorisine dayanan bir enerji çalışması şeklidir. Her renk kendi frekansı ve titreşimine sahip olduğundan, vücudun belirli bölümlerini tedavi etmek için belirli renkler kullanılır. Vücut, sırayla rengin titreşim desenine tepki verir ve disfonksiyonu düzeltmek için çalışır. Renksiz bir dünya, ne kadar tatsız tuzsuz olurdu değil mi? Siyah, beyaz bir dünya soğuk ve duygusuz.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk yaşamımızın ve sağlığımızın bir parçasıdır, enerjileriyle ruhsal ve fiziksel durumumuzu etkilerler. Her renk kendi titreşimleriyle ışık saçar ve vücut dengeyi korumak için güneş ışınlarından gelen renkleri filtreleyerek ihtiyaç durumuna göre absorbe eder. Terapide renk spektrumunun bir ucunda kırmızı, bir ucunda mavi vardır. Kırmızı canlandırıcı ve uyarıcı etki yaparken, mavi sakinleştirici ve rahatlatıcı etkiye sahiptir.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk gördüğümüz renkler, soğurulmayıp, yansıtılan renklerdir. Bir ışık huzmesi spektrumun tüm renklerini kapsar. Örneğin; bir yaprak, yeşil dışındaki tüm renkleri soğurup sadece yeşili yansıttığı için yeşil görünür.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk nde vücutta aktif enerji merkezi olarak çalışan çakraların kendine özel temel renginin olduğu kabul edilir. İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk Güneş ışığının sahip olduğu elektromanyetik enerji dünyamızdaki doğal yaşamı devam ettirir. Işık yeterince alınmazsa canlılar hayat enerjisini tam olarak alamayacaklarından kendilerini sağlıksız, mutsuz ve sevgisiz hissederler.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk metabolizmanın sağlıklı ve dengeli bir şekilde çalışmasını sağlamak için renk enerjilerinden faydalanmak için yapılan terapidir. İhtiyaç olan renk vucuda çeşitli yöntemlerle sağlanır. Reiki, müzik, sarjlı sular ve renk şuruplarıyla ihtiyaç duyulan renk vücuda yüklenir. Renk bir enerjidir. Giysilerimiz bizim hem ayıracımız hemde renk süzgeçimizdir.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk renkler ve Enerji Einstein bütün kütleleri enerjinin fonksiyonu olarak açıklamıştır. Bu teori(İzafiyet Teorisi) bir kütleye yüksek hızda bir titreşim uygulandığında kütlenin enerjiye dönüşeceği fikrini yansıtıyor. Demek ki katı maddeler düşük hızla titreşen enerjidir.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk bizlerin bir kütle olduğunu, katı enerji olarak bir fanus içine konduğumuzu düşünün. Enerji gücümüzü nasıl hızlandıracağımızı keşfedebilirsek fiziki bedenimizin moleküler yapısını değiştirebiliriz. Aslında şifa vermek budur.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk sağlığımız için enerjiyi doğru kullanmalıyız. Bu pozitif ve güçlü enerjiyi hepimiz enerji dolu güç santralleriyiz. Bu da reiki ile terapinin önemini destekliyor. Renklerin büyülü dünyası hakkında fikir sahibi olmak için her şeyden önce ışık kavramını incelememiz gerek ışık rengi oluşturan bir tür elektromanyetik enerjidir.
Güneş tarafından, çeşitli dalga boylarında üretilen bu enerji, nesnelerden yansıyıp gözümüz tarafından algılandığa ışığı görmüş oluruz. Aslında çevremizde bulunan ve görebildiğimiz her şey, ışığın yansımasıdır.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk Örneğin koyu renkte görünen nesneler, parlak nesnelere oranla daha çok ışık emerler ve böylece göze daha az ışık yansıtırlar. Açık renkli nesneler ise, daha çok ışık yansıtarak parlaklık ve yoğunluk yanılsamasına yol açarlar.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk parlak olarak algıladığımız objeler çok ışık yansıtırlar. Işığı oluşturan dalga boylarının hızları, bir ortamdan ötekine geçerken değişiklikler gösterir. Renk, ışığın ayrılmaz bir parçasıdır. Işık değişik dalga boylarına dönüştüğünde çeşitli renkler ortaya çıkar. Renkler Ancak gökkuşağını oluşturan yedi renk, bütün renk spektrumunun sadece çok küçük bir bölümüdür.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk gerçekte her rengin birçok tonu ve çeşidi vardır. Her rengin kendine has bir emme ve yansıtma özelliği bulunur.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk ancak renklerle tedavinin temelini tüm bu bilgiler oluşturur.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk çünkü değişik frekanslardaki ışıklar (renkler) vücudun çeşitli bölgelerindeki enerjilerle bir iletişim halindedir. Kromaterapi olarak da bilinenİnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk , belli renklerin şifalı enerjileri harekete geçirdiği fikrine dayanır. Terapi zihin ve bedeni tedavi etmek ve dengeİnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk sağlamak için gökkuşağının yedi rengini kullanır. Renk spektrumu ışık enerjisinin farklı frekans ve dalga boylarından oluşur.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk Ayurvedik tıp renklerin enerjisini denge ve şifa sağlamak için kullanır. Renklerin belli şifa nitelikleri (örneğin kırmızı, enerji verici; mavi, teskin edici) telkin ettiği ve her renk tarafından üretilen titreşimlerin kişiyi dengelediği söylenir.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk yle ilgilenen holistik hekimler genellikle renk spektrumunun yedi rengiyle vücudun çakralar olarak bilinen yedi özel bölgesi arasında bağlantı kurmaktadır. İnsan hayatında Göze doğal uyarıcı Kronoterapinin portakalİnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk kaynağını binlerce yıldır Hindistan’da uygulanan bir tıp türü olan Ayurvedadan alır.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk Ayurveda her bireyde evrenin beş temel elementin bulunduğu fikrine dayanır: toprak, su, hava, ateş ve eter (boşluk). Bu elementler bireyde o kişinin karakteri ve yapısına özgü belli bir oranda bulunur. Sağlıksız yaşam alışkanlıkları yada dış güçlerin etkisiyle bu elementlerin dengesi bozulduğunda hastalık ortaya çıkar.
Ayurvedik tıp bu dengenin yeniden kazanılması için spektrumda doğal olarak bulunan renkleri kullanır.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk antik Mısır ve Çin’de de uygulanmıştır. Geleneksel Çin tıbbında (GÇT) her organ bir renge denk gelir.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk Qigong’da iyileştirici sesler, her biri sırayla belli bir organ yada duyguya karşılık gelen bir renk ile özdeşleştirilmiştir. Yogada, çakralar vücudun belli spiritüel enerji merkezlerini oluşturur. Renklerin terapötik etkisi temsil ettikleri çarka ile bağlantılıdır: Kundalini enerjisi insan organizmasının sınırsız potansiyelini barındıran, açığa çıkmayı bekleyen, uyur durumdaki gizli enerjidir. Aura, insan bedeninden yayılan enerji alanıdır ve belli bir renk çemberinden oluşur. Auralar kişiye özeldir ve diğer aura alanlarından etkilenir.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk Alkol, sigara, stres, dengesiz beslenme aura alanını zayıflatırken, güneş ışığı, egzersiz, meditasyon, olumlu düşünmek ve doğal olmak aura alanını güçlendirir.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk Aurada mor ve lavanta rengi sinir sisteminde konsantrasyonu arttırıp, rahatlama sağlarken, yeşil gevşeme, sarı ve Cinselliği Uyaran Işık Tedavisi Turuncu ise uyarıcı etki yapar. İç organlar ve kan dolaşımında ise koyu lacivert yumuşatıcı, dengeleyici rol oynarken, yeşil rahatlatıcı, kırmızı uyarıcı etkilidir. Mavi renk heyecan ve stresi azaltıp tansiyonu düşürürken, kırmızı vücut ısısını arttırır.
Renkler terapötik olarak sayısız şekilde uygulanabilir. İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk Ayurvedik tıp uygulayıcıları hastalarının terapötik tonları dolayısıyla seçilen renkte giysiler giymelerini sağlar. Depresyon hastaları yükseltici ve enerji verici özellikleri dolayısıyla seçilen kırmızı ve Cinselliği Uyaran Işık Tedavisi Turuncu giysiler giyebilir. Hastalar aynı zamanda tedavinin iyileştirici etkilerini artırmak için renk-filtreli ışık kaynağı ile ışık banyosu yapabilirler.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk nin Ayurvedik tıpta önerilen bir başka yöntemi ise suyu renkle tedavi etmek ve sonra ona yüklenen iyileştirici özellikler nedeniyle o suyu içmektir. Bu uygulama için bir bardak suyun etrafı ve üzeri renkli kağıt yada renkli plastik bir örtü ile kaplanır ve bardak doğrudan gün ışığına bırakılır böylece su o rengin iyileştirici özelliklerini ve titreşimlerini soğurur. Renkler belli sakinleştirici yada iyileştirici etkiler elde etmek için çevresel olarak da kullanılabilir.
Boya, duvar ve pencere uygulamaları, mobilyalar ve dekoratif aksesuarlar belli renk ailelerinden seçilebilir. Kıyafetler iyileştirici özellikleri nedeniyle belli renklerde seçilebilir. İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk , terapötik etkiyi artırmak için hidroterapi ve aromaterapi ile birlikte kullanılabilir. Spalar ve holistik hekimler, şifalı esansiyel yağlar eklenmiş ılık yada sıcak suyun ve İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk nde kullanılan parlak tonların yararlarını birleştiren renk banyoları yada suları önerebilir. İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk renkler farklı ışık frekanslarından oluştuğundan holistik hekimler bazen belli müzik ve ses terapisi türlerini de birlikte kullanabilmektedir. 49. Titreşimsel Teknik olarak bilinen benzer bir yöntem, renk spektrumu tarafından üretilen sessiz titreşimleri sesli karşıtlarına tercüme etmek için matematiksel bir formül kullanır. Görsel renkler ile sesli frekans karşıtları birleşince renk frekansının terapötik değerinin arttığı düşünülmektedir. Spektrumun yedi renginden her birine belli bir şifa niteliği atfedilmiştir.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk herhangi bir tedavi uygulamadan önce, Ayurvedik tıp uygulayıcıları hastayı eksiksiz şekilde muayene eder ve “prakriti”sini (tabiatını) tespit etmek için hasta ile mülakat yapar. Prakriti kişinin ömrü boyunca değişmeden kalır. Tedavi için seçilecek renklere, kişide üç doshanın (vücut tipleri) dengesi veya dengesizliğine göre karar verilir. Kişinin mizacına ve vücut tipine karşılık gelen üç dosha -vata, pitta ve kapha- bulunur. İnsanların çoğu biri ağır basacak şekilde üç doshanın (tridosha) birleşimidir. İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk bazı durumlarda, holistik hekimler hastanın aurasının fotografik bir görüntüsünü yada hastanın elindeki elektrik sinyallerini okuyan özel bir kamera kullanarak kişisel enerji alanını kaydetmek isteyebilir. Kamera hastayı, vücudunun etrafını çevreleyen farklı renkler şeklinde görüntüler. Bu renkler hastanın özgün aura enerji yapısını saptamak ve bu auraya hangi türİnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk nin tamamlayıcı olacağına karar vermek üzere analiz edilir. terapisi her ne kadar gevşemeyi artırma, genel sıhhati düzeltme ve bazı bozukluk ve hastalıkların tedavisinde ek yada tamamlayıcı terapi şeklinde etkili de olsa ciddi kronik yada akut sağlık sorunları olan kişiler tedavi için yalnızca bu terapiye bel bağlamamalıdır.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk herhangi bir kronik yada akut sağlık sorunu olan kişi diplomalı bir tıp hekimine danışmalıdır.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk nin yaygın uygulamalarının bilinen herhangi bir yan etkisi yoktur. Ayurvedik tıp Hindistan’da binlerce yıldır yerleşik olan sağlam bir tıp uygulamasıdır. Buna karşın Birleşik Devletler’de tamamlayıcı bir uygulama olarak görülür. Yine de Ayurvedik spalar ve tıbbi uygulamaların sayısının artmasıyla son zamanlarda popülerliği giderek artmaktadır.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk nin yararları geniş ölçüde araştırılmamıştır ve halen alopatik tıp topluluğu tarafından bir yan tedavi olarak görülmektedir.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk Eğitim ve Sertifikasyon Renk terapistleri yada Ayurvedik tıp uygulayıcıları olarak çalışan kişilerin özel bir sertifika yada diploma almalarına gerek yoktur. Dişil Enerjinin Titreşimleri Ayaklarımız ağrıyor, belimiz sızlıyor, zihnimiz karmakarışık, bir türlü bu dağınık odayı toparlayamıyor; iş, görev yada zorunluluk halini alınca da yaşam enerjimizi kaybediyoruz. Bu öyle hemen olmuyor; kirleticileri biriktirme sürecimiz, vücudumuzda blokajların oluşması ruh ve beden halimize göre hızla değişebiliyor.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk özellikle kadınlarda erken yaşlanma, hücre kaybı, menopoz ve ağrılı adet dönemi gibi travma yüklü ruh halleri görülebiliyor. Kadın danışanlarımın çoğu, yaşadıkları zihinsel ve bedensel ağırlıklardan bir an evvel kurtulma arzusuyla geliyor bana. Bedenimiz bir uzmana görünmesi gerektiğini söyler bize; ama çoğu kişi ona kulak asmadığı için ancak zorunlu ilaç kullanımına ramak kala bir uzmanın kapısını çalar. Sorunlarımızın özüne inmek, tarafsız bir analiz ve sağduyu ister. Bunu her zaman başaramayız. Takılıp kaldığımız ağrılı regli dönemleri yada aşırı sinir halleri, hormonlarımızın nasıl da tahribata uğradığını bize bir kez daha gösterir. Kontrol edilemez bir hal aldığında ise bir uzmana gitmek ve destek alma zamanı gelmiştir. Kadınlar içinİnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk ,İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk biz kadınların en çok haz aldığı haller, bir buket çiçeğin narinliğinde, özel bir kokunun en alt notasında gizlidir. Birçoğumuz sevilmek için yanıp tutuştuğumuz halde bir kuru dal bile alamayan ruh halimizin içinde kıvranır dururuz. Bazen “Bir kuru dalını mı gördüm”diye dile getiriveririz oracıkta.
Bir kuru dala bile hasret kalmış dişil enerji oracıkta bırakıverir tüm cesaretini ve üretim gücünü. Çiçeklerin ve renklerin eş duygu durumları için hazırlanmış preparatlarını sabah, akşam dil altınıza damlatmak ve akşamları ılık bir banyodan sonra kendi başınıza bile yapabileceğiniz birkaç basit masaj tekniğini uygulamak şifa kanalınızı açmanızı sağlar.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk (kromaterapi) kaç seanstan oluşur?İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk , ilk konsültasyondan sonra, bu konudaki farkındalığınızı geliştirmeyi ve renkleri yaşamınıza nasıl katmanız gerektiğini öğretmeyi amaçlayan 5 seanslık bir çalışma paketi ile başlar. Konsültasyon, terapistinizle aranızda geçen özel görüşmedir; rahatsızlıklarınızı dile getirir, size sorduğu soruları cevaplayarak neden terapiye ihtiyaç duyduğunuzu anlatırsınız.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk yine bu seansta terapistinizin vereceği bazı testleri çözersiniz ve terapistiniz bunu analiz eder. Ayrıca terapistiniz Bach çiçek kartları ve renk likit (sıvı) preparatlarıyla (kullanıma hazır duruma getirilmiş karışım, müstahzar) yapılan meditasyon çalışması hakkında da bilgi verir size. Bu, farkındalığınızı arttırmak için her seansta gerçekleştirilen bir çalışmadır.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk her seans ortalama 90-180 dakika sürer. İkinci seansta, Bach çiçekleri analizi üzerinde durulur; bu hem sizin hem de terapistinizin işini kolaylaştırır. Bazen kendimize bile dürüst olamıyoruz. İlk terapi seansında gerçekleştirilen Bach çiçekleri testi bu açıdan önemli. Bach çiçek kartları yardımı ile cevaplayacağınız 100 adet sorudan oluşan bu test sayesinde çiçeklerin titreşimlerine merhaba dersiniz.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk yine ikinci seansta, terapistiniz size çiçek özleri likit preparatlarını nasıl kullanacağınızı anlatır.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk Çiçeklerin sizde nasıl tepkiler uyandırdığını hissetmeye odaklanır ve bu konuda notlar alarak çalışmayı sürdürürsünüz. Halsizlik, burun akıntısı yada görmediğiniz rüyalar gibi küçük reaksiyonları (tepkime) dikkate alarak çiçeklerle aranızdaki iletişimi keşfetmeniz önemlidir.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk Tedavinin seyrini görebilmek için 21 günlük ilk kürü düzenli uygulamanız gerekir. Üçüncü seansta, renk meditasyonu ve çiçek nefesi çalışmaları gibi eğlenceli, canlandırıcı egzersizleri öğrenir ve uygulamaya başlarsınız. Edindiğiniz farkındalık sayesinde ihtiyaç duyduğunuz enerjiyi çiçeklerden ve seçilmiş özel renklerden toplamaya başlarsınız. Dördüncü seansta, kendi kendinize uygulayabileceğiniz gece reçetelerini öğrenirsiniz. Terapistiniz, hangi çiçek özleri ile nasıl çalışacağınızı uygulamalı olarak gösterir size.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk Adım adımİnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk Konsültasyon Sizi buraya getiren rahatsızlıklar ve bunların nedenlerini saptamaya yönelik analiz çalışmasıdır. Soru cevap şeklinde ilerleyen bir ön çalışmadır.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk ve Nefes (pranayama) Nefes çalışmaları ile çiçek özlerinin difüze edilmesi (yayılma, geçişme), meditatif hale geçebilme, algıların açılması ve çiçek özlerinin titreşim boyutunda sizinle doğru orantıda çalışmasını sağlamak için yapılan bir biorezonans tekniğidir.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk nefes çalışması enerjiyi hareketlendirerek, beyne daha fazla oksijen gitmesini ve çiçek özlerinin burun yolu ile difüze edilmesini sağlar.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk Beyine giden titreşimler, uyarılar, hızla limbik sistemde dağılır.
Nefes çalışmasında hem renklerin hem de çiçeklerin titreşimlerinden faydalanılır. Her nefes, ihtiyaç duyduğunuz titreşimi o çiçeğin özü ile alabilmenizi sağlar; yeter ki doğru çiçek ve doğru renk etkinleştirilmesi gereken çakra alanı ile uyumlu hale getirilsin.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk Renk Meditasyonu Çakra renkleri ile yine çakralar üzerindeki alanlarda yapılan bu çalışmada 7 temel çakra rengi kullanılır. Bu çalışmada, başlangıçta renk sıvı preparatları yada renk kartlarının yardımına başvurulsa da zamanla içsel renk tonlarınızı kendi başınıza algılayabilecek düzeye gelirsiniz.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk Masaj Terapisi Yine çiçek ve renklerin enerjisine başvurulan, terapiyi destekleyen bir uygulamadır. Sinir sıkışmasından ötürü ağrıyan bölgelere, duyu hassasiyetini kaybeden uzuvlara ve kronik baş ağrılarına yönelik bir çalışmadır.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk bu çalışmada terapistiniz size Kahuna ve Efloraj tekniklerini uygular. Çiçek ve renk titreşimleri seans sonunda bioenerji dengelemesi ile tamamlanır. Bach Çiçekleri 38 farklı çiçek özünden oluşturulmuş bu birbirinden farklı çiçek özlerini, Avrupa’nın birçok ülkesinde bulunan, sertifikalı dükkânlardan kolaylıkla temin edebilirsiniz. Yeter ki elinizde terapistinizin verdiği çiçek reçeteleri olsun. 38 farklı psikolojik ve ruhsal hal için Edward Bach tarafından tam 50 yıldır uygulanan bir çiçek terapisi yöntemidir.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk bu terapi yöntemi Kanada, İngiltere gibi ülkelerde insanları depresyondan kurtarmak için kullanılıyor. Bach sıvıları kesinlikle ilaç değildir; 38 farklı çiçek özünün ve ağaç kabuğunun kullanıldığı Homeopatik bir tedavi yöntemidir. Terapistiniz vereceği çiçek özlerinin kullanım alanlarını ve saklama koşullarını size ayrıntılarıyla anlatır. 21 gün boyunca veya ihtiyaç durumuna göre sürekli de kullanabileceğiniz, panik atak gibi dertlere deva olan bu sıvı preparatları çantanızda bile rahatlıkla taşıyabilirsiniz. Renklerle Ezoterik Çalışmalar Hepimiz farklı titreşim boyutlarında yer alırız. Biliyoruz ki evrende var olan her şey kendine özgü bir titreşime sahiptir. Renklerde, bir ışık frekansının belli orandaki yoğunlaşması sonucunda ortaya çıkar. Elektromanyetik yelpazeye baktığımızda, yelpazedeki her rengin kendine özgü bir titreşime sahip olduğunu görürüz. Aynı şekilde, insan vücudundaki hücre, organ, kas ve kemik de belirli bir frekansla titreşir. Bu frekansın değişmesi, hastalığa sebep olur. Sağlıklı yaşamanın bir koşulu da, bedendeki renk enerjilerinin uygun bir denge halinde bulunmasıdır. Bu denge durumunun bozulması hastalığı doğurur. Renkle tedavi biliminin gayesi, bedendeki renk enerjileri arasındaki doğal dengeyi yeniden inşa etmek yoluyla hastalıklarla mücadele etmektir. “Eğer bir rengin frekansını kullanarak, bu organın yeniden doğru titreşmesini sağlarsak, yani hasta olan bölgeye gerekli olan rengi verirsek, değişmiş olan titreşimi yeniden dengeye kavuşturabiliriz.” Çünkü beden, uygun şartlar altında, her zaman orijinal yapısını yeniden kazanma eğilimine sahiptir.
ÇAKRALAR İÇİN RENK TERAPİSİ; Renklerle şakralar arasındaki ilişkiİnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk Kromoterapi adıyla bilinen renk tedavisi eski Mısır’da, Çin’de ve Hindistan’da çok eskiden beri biliniyordu. Bu tedavi yöntemi insanda bazı renklere ait merkezler olduğu teorisinden yola çıkmaktadır. “Chakra” (şakra) adı verilen bu merkezler belirli organları yönetir. Daha öncede söylediğimiz gibi vücudumuzda 7 tane şakra, “enerji merkezi” vardır. Bunlar belirli renklerle de uyum halindedir. Organik veya psikolojik nedenlerden dolayı bu merkezler görevlerini yapamaz duruma gelince, hem idare ettikleri organlarda bazı hastalık belirtileri görülmeye başlanır, hem de uyum halinde bulundukları renk titreşimleri azalarak bu renge olan ihtiyaçları artar.İnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk Kromoterapi de bu duruma gelen hastaya aksayan şakranın rengiyle ilgili tedavi uygulanır. Rahat bir konumda oturun veya yatın. Belkemiğinizin düz olmasına özen gösterin. Ayak tabanlarını içe dönük bir vaziyette yere doğru tutun. Gözlerinizi kapatıp derin ve ritmik nefesler alın. Evrenin sonsuzluğundan kopup gelen saf ve beyaz bir ışık girdabının , kafanızdan girip vücudunuzun en uzak köşelerine kadar yayıldığını ve sonra da ayak tabanlarınızdan çıkıp gittiğini varsayın. Kafanızın çevresinde ve üstünde hafif pembelikte ve macenta rengi ağırlıklı bir ışık küresinin oluştuğunu hayal edin. Bu enerji dolu sıcak ışığı, beş kez derin derin soluyun. Ardından tüm dikkatinizi alnınızın orta kısmında toplayın ve sağlık dolu mor rengi beş kez içinize çekin. Yavaş yavaş troit bölgesine gelin. Mavi rengi beş kez hissederek soluyun. Dikkatinizi kalbinizle boğazınız arasındaki bölgeye kaydırın. Serinletici ve taze turkuaz rengini beş kez soluyun. Biraz aşağı inerek kalp bölgesinde huzur dolu yeşil rengi içinize çekin. Şimdi vücudunuzun parlak altın sarısı bir haleyle çevrelendiğini hayal edin ve rengi de beş kez soluyun. Tüm dikkatinizi dalak bölgenizde toplayın ve turuncu rengi soluyun. Biraz daha aşağı inip kırmızı ışıkla çevrelendiğinizi düşünüp bu rengi soluyun. Bu renk sizi sağlamlaştırır, dayanma gücünüzü arttırır.
Son olarak vücudunuzu beyaz bir ışık fanusunun içinde hayal edin ve beş kez nefes alıp verin. Biraz daha aşağı inip kırmızı ışıkla çevrelendiğinizi imgeleyin. Bu konuyla ilgili birçok teknik mevcuttur. En çok kullanılan teknikler arasında belli bir renkle, hastanın bütün vücudunun ışınlandırıldığı renk banyosu, rengin yalnız hasta veya ağrıyan kısma yöneldiği ayırt edilmişİnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk Kromoterapi, hayati organların bağlı olduğu omurilik sinir gangliyonlarının ışınlanması sayılabilir. Bunlar başlıca tekniklerdir. Bundan başka akupunkturda kullanılan duyarlı noktalar üzerineİnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk Kromoterapirengi ışınlandıran Noiget okulu vardır. Uyarı, renkle bağıntılı olarak değişiklik gösterir. Rengin uyarmaya veya inhibe etmeye yaradığını söyledik. Bu kavram daha derinleştirilebilir mi? Bütünİnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk Kromoterapi okulları, renkler gamı için evrensel bir çizgi çizmiş, böylece büyümeyi inhibe eden soğuk renkler ve büyümeye yol açan sıcak renkleri ayırt etmişlerdir. Nötr bir renk vardır; bu, yeşildir. Bunun sağına soğuk renkleri (mavi, çivit rengi, mor); soluna sıcak renkleri (turuncu, sarı, kırmızı) yerleştiririz. Son derece sıcak veya son derece soğuk renkler olan enfraruj ve ültraviyole gamı belirtilmemektedir. Bu konuyla ilgili birçok teknik mevcuttur. En çok kullanılan teknikler arasında belli bir renkle, hastanın bütün vücudunun ışınlandırıldığı renk banyosu, rengin yalnız hasta veya ağrıyan kısma yöneldiği ayırt edilmişİnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk Kromoterapi, hayati organların bağlı olduğu omurilik sinir gangliyonlarının ışınlanması sayılabilir. Bunlar başlıca tekniklerdir. Bundan başka akupunkturda kullanılan duyarlı noktalar üzerineİnsan hayatında üreme sistemini uyaran kızıl renk Kromoterapirengi ışınlandıran Noiget okulu vardır. soğuk renkleri (mavi, çivit rengi, mor); soluna sıcak renkleri (turuncu, sarı, kırmızı) yerleştiririz. Son derece sıcak veya son derece soğuk renkler olan enfraruj ve ültraviyole gamı belirtilmemektedir.
İndeks: Üreme, Kromoterapi, Kızıl, Renk, afrodizyak, gamet, sperm, Yumurta, sitoplazma, rahim, uterus, vajina, ovaryum, fallop
.
http://naturlebens.com/zemzem-suyu-genclestirir/
.
.
.
.
.
.
.
—
—
.
.
.
.
.
.
Bilgi kaynaklarımız:
www.google.com
www.faydaliyasam.com
www.naturlebens.com
www.humancurative.com
www.bitkiveinsan.com.
—
—
—
—